Post by Admin on Jul 26, 2013 1:40:03 GMT 2
YASSIADA VE SİVRİADA ORTAK BASIN AÇIKLAMASI
Hükümet, dün Gezi Parkı’nda, ondan once Sulukule’de, Gülsuyu Gülensu’da, Küçükbakkalköy’de, Ayazma’da, Tarlabaşı’nda ve birçok yerde yürüttüğü kentsel kırım politalarına bugun Sivriada ve Yassıada ile devam ediyor. Uzun yıllardır Hazine’nin mülkiyetinde olan, 2011 ve 2012 yıllarında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na “müze olarak kullanılmak üzere” tahsis edilen Sivriada ve Yassıada , bugün tüm doğal , arkeolojik ve kültürel sit alanı statüleri düzmece yasalarla ortadan kaldırılarak imara açılmak isteniyor. Bizler de İstanbullular ve Adalılar olarak kamusal alanlarımızı rant alanlarına dönüştüren anlayışa, tüm insani değerlerimizle karşı duruyoruz.
Sivil toplum kurumlarına, yerel yönetimlere ve en önemlisi halka danışmadan; bilirkişilerin ve bilimin işlevsizleştirilerek ,torba yasalarla, bakanlık kararlarıyla icraat yapmayı alışkanlık haline getiren hükümet, kent ve yaşam hakkımız üzerindeki sözümüzü hiçe sayıyor.adalar
Sivriada ve Yassıada’da söz konusu imar için hazırlanmış herhangi bir avan proje olmadığı için keyfi bir yapılaşmaya izin veriliyor; yüzde 70’lere varan inşaat izinleri planlanıyor; belirli bir kat sınırlaması koyulmuyor; Kongre merkezi, kültür ve turizm yatırımları, marina ve yat limanları, ticari bina ve tesisler, restoranlar, oteller yapmayı planlayan hükümet bu kararlarıyla diğer adaların da arkeolojik, doğal ve kültürel sit alanı statülerini ortadan kaldırmaya hazırlanıyor.
Yassıada ve Sivriada, Prens takım adaları bütünlüğü içinde korunması gerekli doğal sit alanının ayrılmaz bir parçasıdır. Yassıada ve Sivriada’nın imara açılması hatalı kentleşme ve rant yaratmaya yönelik politikalar nedeniyle büyük ölçüde tahrip olan Marmara Denizi’nde ekosistemin devamlılığı açısından geri dönülmez bir tahribata sebep olacaktır.
Yaşam alanlarımıza sorgusuz sualsiz el konmasına,
Doğanın, sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda ekolojik denge gözetilmeksizin burada ve Türkiye’nin heryerinde yok edilmesine,
Hak gaspına, yağmaya, hukuksuzluğa bir an önce son verilmesini istiyoruz.
Bizler Büyükada, Heybeliada, Burgazada ve Kınalıada’da ve Türkiye’nin birçok yerinde, Gezi ruhunun rüzgarlarıyla doğrudan demokrasi deneyimini yaşamlarının bir parçası haline getiren; adalet, özgürlük, eşitlik, demokrasi ve dayanışma talepleriyle ada forumlarında yan yana gelen adalılar olarak hükümetin Sivriada ve Yassıda üzerine geliştirdiği planlara HAYIR diyoruz!
Yaşam alanlarımızı turizm ve kalkınma bahanesiyle birer inşaat alanı haline getirerek hayatlarımızı mahvetmeye çalışan anlayışa sesleniyoruz: AVM’leriniz, otelleriniz, rezidanslarızın, villalarınız sizin olsun. Biz sermayenin ve devlet şiddetinin olmadığı hayatlarımıza, hayvanlarımıza, ağaçlarımıza, birbirimize ve adalarımıza sahip çıkıyoruz. Onurumuzla, yaratıcılığımızla, neşemizle ve isyanımızla sokaklarda, meydanlarda ve şimdi de Adalardayız!
PARKLAR BİZİM, ADALAR BİZİM!
TAMAMI BETONLAŞMADAN ADALARA SAHİP ÇIKALIM!
Adalar Forumları
direnisforumu.org/21-temmuz-adalar-forumu-basin-aciklamasi/
Hükümet, dün Gezi Parkı’nda, ondan once Sulukule’de, Gülsuyu Gülensu’da, Küçükbakkalköy’de, Ayazma’da, Tarlabaşı’nda ve birçok yerde yürüttüğü kentsel kırım politalarına bugun Sivriada ve Yassıada ile devam ediyor. Uzun yıllardır Hazine’nin mülkiyetinde olan, 2011 ve 2012 yıllarında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na “müze olarak kullanılmak üzere” tahsis edilen Sivriada ve Yassıada , bugün tüm doğal , arkeolojik ve kültürel sit alanı statüleri düzmece yasalarla ortadan kaldırılarak imara açılmak isteniyor. Bizler de İstanbullular ve Adalılar olarak kamusal alanlarımızı rant alanlarına dönüştüren anlayışa, tüm insani değerlerimizle karşı duruyoruz.
Sivil toplum kurumlarına, yerel yönetimlere ve en önemlisi halka danışmadan; bilirkişilerin ve bilimin işlevsizleştirilerek ,torba yasalarla, bakanlık kararlarıyla icraat yapmayı alışkanlık haline getiren hükümet, kent ve yaşam hakkımız üzerindeki sözümüzü hiçe sayıyor.adalar
Sivriada ve Yassıada’da söz konusu imar için hazırlanmış herhangi bir avan proje olmadığı için keyfi bir yapılaşmaya izin veriliyor; yüzde 70’lere varan inşaat izinleri planlanıyor; belirli bir kat sınırlaması koyulmuyor; Kongre merkezi, kültür ve turizm yatırımları, marina ve yat limanları, ticari bina ve tesisler, restoranlar, oteller yapmayı planlayan hükümet bu kararlarıyla diğer adaların da arkeolojik, doğal ve kültürel sit alanı statülerini ortadan kaldırmaya hazırlanıyor.
Yassıada ve Sivriada, Prens takım adaları bütünlüğü içinde korunması gerekli doğal sit alanının ayrılmaz bir parçasıdır. Yassıada ve Sivriada’nın imara açılması hatalı kentleşme ve rant yaratmaya yönelik politikalar nedeniyle büyük ölçüde tahrip olan Marmara Denizi’nde ekosistemin devamlılığı açısından geri dönülmez bir tahribata sebep olacaktır.
Yaşam alanlarımıza sorgusuz sualsiz el konmasına,
Doğanın, sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda ekolojik denge gözetilmeksizin burada ve Türkiye’nin heryerinde yok edilmesine,
Hak gaspına, yağmaya, hukuksuzluğa bir an önce son verilmesini istiyoruz.
Bizler Büyükada, Heybeliada, Burgazada ve Kınalıada’da ve Türkiye’nin birçok yerinde, Gezi ruhunun rüzgarlarıyla doğrudan demokrasi deneyimini yaşamlarının bir parçası haline getiren; adalet, özgürlük, eşitlik, demokrasi ve dayanışma talepleriyle ada forumlarında yan yana gelen adalılar olarak hükümetin Sivriada ve Yassıda üzerine geliştirdiği planlara HAYIR diyoruz!
Yaşam alanlarımızı turizm ve kalkınma bahanesiyle birer inşaat alanı haline getirerek hayatlarımızı mahvetmeye çalışan anlayışa sesleniyoruz: AVM’leriniz, otelleriniz, rezidanslarızın, villalarınız sizin olsun. Biz sermayenin ve devlet şiddetinin olmadığı hayatlarımıza, hayvanlarımıza, ağaçlarımıza, birbirimize ve adalarımıza sahip çıkıyoruz. Onurumuzla, yaratıcılığımızla, neşemizle ve isyanımızla sokaklarda, meydanlarda ve şimdi de Adalardayız!
PARKLAR BİZİM, ADALAR BİZİM!
TAMAMI BETONLAŞMADAN ADALARA SAHİP ÇIKALIM!
Adalar Forumları
direnisforumu.org/21-temmuz-adalar-forumu-basin-aciklamasi/